431 tarihli 1. Efes Konsili başkentte büyük yankı uyandırmıştı. Kristolojik ihtilaflar üzerinden üç Ekümenik Patrikhane arasında liderlik çekişmesi yaşanıyordu. Büyük Konstantinus 325 İznik Konsili’nde devletin siyasî, askerî ve ekonomik merkezlerini göz önüne alarak Kilise’yi bu yapıya uygun şekilde sisteme adapte etmişti. İskenderiye Kilisesi’ne ekümenik statü vererek Afrika kıtasındaki bütün kiliseleri buraya; Antakya Kilisesi’ne ekümenik statü vererek bütün Suriye ve Anadolu kiliselerini buraya; Roma’ya ekümenik statü vererek Avrupa’daki kiliseleri de buraya bağlamıştı. Hristiyanlık I. Theodosius döneminde devletin resmî dini olunca (380) bu yapılanma başkentte hoşnutsuzluk yarattı. Başkent kilisesi nasıl Antakya Kilisesi’ne bağlı bir Episkoposluk olur? İmparatorun kilisesi protokolde nasıl taşra kiliselerinin arkasında yer alır? Sorun, kısaca buydu.
Devamı Derin Tarih Eylül Sayısında…