1) İngiltere yönetimi darbedeki rolü hakkında şimdiye kadar sessizliğini korusa da farklı kaynaklardan elde edilen bilgiler, darbenin asıl aktörünün İngiltere olduğunu gösteriyor. Darbenin perde arkası hakkında ne söylemek istersiniz?
Bu darbede İngilizler kilit aktörlerdi. Petrolün millîleştirilmesinden en çok ve doğrudan etkilenen onlardı ve 28 Mordad1 Darbesi’nden önce Musaddık’ı alaşağı etmek için çeşitli yollara başvurdular. İngiliz subaylar göreve başlayacak olan Eisenhower yönetimine darbe fikrini sundular ve bu esnada petrol anlaşmazlığından söz etmeyip, konuyu Doğu-Batı çatışması olarak sunacak kadar kurnazlık sergilediler. Darbenin her aşamasında İngilizler Amerikalılarla yakın işbirliği içinde çalıştılar.
2) Darbe yolunda atılan ilk adım, CIA’nın Ortadoğu masası şefi Kermit Roosevelt’in 1953 Haziran’ında yüklü bir meblağla Tahran’a gitmesi oldu. Bu mali kaynak hangi amaçla kullanıldı?
Gazete editörlerine ve yazarlarına Musaddık’a iftira atmaları için rüşvet verdiler. Mollalara vaazlarında Musaddık’ı kötülemelerini için rüşvet verdiler. Politikacılara Millî Cephe’den2 ayrılmaları için rüşvet verdiler. CIA göreve çağırdığında harekete geçmeye hazır olmaları için polis müdürlerine ve ordu subaylarına; 28 Mordad Darbesi öncesi Tahran’da kaos çıkarmaları için de çetelere para ödediler. Bir CIA belgesine göre paraların bir kısmı “ilave dostlar kazanmak” ve “kilit pozisyondaki kişileri etkilemek” için harcandı.
3) Musaddık’ı güçlü bir politikacı yapan unsurlar ve uzun yıllara dayanan siyaset tecrübesi İngiltere ve ABD’nin işini zorlaştırdı mı sizce?
Musaddık zeki ve uyanık bir politikacıydı; ancak ezici bir güçle karşı karşıyaydı. Demokrasiye ve başkalarının onuruna duyduğu doğuştan getirdiği güven, onun fazla müsamahakâr ve yumuşak başlı olmasına yol açtı. Örneğin ilk darbe teşebbüsüne katılanların infazı ikinci darbeyi önleyebilirdi. Ancak Musaddık hukukun üstünlüğüne inandığı için bunu yapmadı.