Şerif Mardin’le tanışma hikâyenizi anlatır mısınız?
Tam 56 yıldır Said Nursî ile ilgili çalışmalar yapıyorum. Üstad hakkında yayınlanmış 30 kitabım var. Said Nursî hakkında farklı kesimlerden insanlarla pek çok anket yaptım. İlk anketim 1975 yılındaydı. Tam 150 insanın kapısını çalmış, bu arada müstesna bir fazilet abidesi olan Cemil Meriç’le tanışmıştım. Bana bir gününü ayırdı. Ondan sonra 12 sene boyunca, her Perşembe günü rahmetli olana kadar kendisine Göztepe’deki evine misafir oldum. Namaz kılar, yemek yer, risale okur, sohbet ederdik. Tanışmamızdan iki yıl sonra, 1977’de bana, “Evlâdım keşke dün gelseydin, Şerif Mardin buradaydı. Senin bana sorduğun Said Nursî hakkındaki sualleri ona sordum” dedi. Ne sorsa, “Bilmiyorum” diye cevap verince Cemil Meriç de “Böyle sosyoloji olur mu? Said Nursî ve Risale-i Nur Türkiye’nin bir meselesidir. Sizin gibi bir sosyolog bunu bilmeli” demiş.
Şerif Mardin Nurculukla bundan sonra mı ilgilenmiş?
Evet. Cemil Meriç’e çok itibar ettiği için Nur talebeleriyle tanışacağına ve bu konuyu çalışacağına söz veriyor. Ben de Cemil Meriç’e “Üstad, herkes Said Nursî’nin aleyhinde yazıyor ve kampanya yapıyor. Bu kişi de öyle yapmasın” dedim. İki gözü de görmeyen merhum hoca iki elini masaya vurarak ayağa fırladı. “Yok evlâdım, Şerif Mardin ciddi bir ilim adamıdır” dedi, “doğrudan şaşmaz, namuslu bir insandır”.
Devamı Derin Tarih Ekim Sayısında…