Kalem Güzeli Mezar Taşları Nasıl Susturuldu?

İsmail Fazıl Ayanoğlu (1893-1975)1 Vakıflar Genel Müdürlüğü bünyesinde 1940’larda -İstanbul başta olmak üzere çeşitli şehirlerde- Osmanlı mirasının en önemli unsurlarından olan mezar taşlarının izlerini sürmüş, bunları incelikli şekilde fotoğraflamıştı. Bu mirasın bir kısmı bugün Ankara’daki Millî Kütüphane’de muhafaza edilmektedir. Ayanoğlu’nun arşivi numaralandırılmış dosyalar halindedir ve dijitallerine kütüphanenin “06 Mil Yz Müs 116” yer numarası ile erişilebilmektedir. Aşağıdaki satırlarda, bahsi geçen arşivdeki kalem güzeli bazı mezar taşlarını ele alırken, özellikle tahrip olmuş, yerinden edilmiş veya yok olmuş olanların tercih edildiğini belirtmeliyim. Tahrip olanlardan başlayalım.

Kasımpaşa’daki Piyale Paşa Camii haziresindeki Ümmü Gülsüm Hanım’ın kabri, Kazasker Mustafa İzzet’in yazdığı yegâne mezar taşı olması hasebiyle büyük önem taşır. Celi sülüs hatla yazılmış bu mezar taşının kitabesi şöyle okunur:

Hüve’l-baki

Merhum ve mağfur

el-muhtac ilâ rahmet-i rabbihi

‘il-gafur es-Seyyid el-hâc

Osman Efendi halilesi

Hâce Şerife Ümmü Gülsüm

Hanım’ın ruh-i şerifine

rızaen lillah-i te’ala

el-fatiha

Fi Safer 15 yevm-i Pazar
Sene 1282 | Ketebehu Mustafa İzzet

Bu şahide bugün aynı hazirededir. Yakın zamanda elden geçirilen hazire bakımlı bir görünüme kavuşmuştur. Fakat Ayanoğlu’nun çektiği fotoğraftan, şahidenin bitkisel motiflerle süslü tepelik kısmının bugüne ulaşamadığını görmekteyiz.

Eyüp’te Ebusuûd Mektebi haziresindeki Ayşe Sıddıka Hanım’ın sofa kitabesini andıran mezar taşı kitabesi, bir zamanlar aynı hazirede yatan babası İsazâde Saadettin Efendi’nin mezar taşının sokağa bakan cephesindeki lahit kısmına raptedilmiş vaziyette duruyormuş. Taşta Ayşe Sıddıka Hanım’ın torunu Suûd Bey’in (Ebusuudoğlu) celi sülüs hattıyla şu ibareler yazıyor:

Lâ mevcûde illâ Hû

Hazret-i Ebussûd evlâdından İsazâde kerimesi ve hattat-ı şehir Vahdeti Efendi zevcesi mütevelliye Şerife Ayşe Sıddıka Hanım pederi merhumun medfun olduğu şu kabri zi-sükûnda mütevariye-yi hâk-i gufrandır.

12 Cemaziye’l-ûlâ Sene 1320

Ketebehu Mehmed Su’ûd hafid-i mumailayha

Kitabeden de anlaşıldığı üzere Ayşe Sıddıka Hanım meşhur hattat Mehmed Şevket Vahdetî’nin (1833-71) eşidir. Kitabenin hattatı Suûd Bey, Vahdetî ile Ayşe Sıddıka’nın oğlu hattat ve şair Rıza Safvet Bey’in oğludur. Bu kitabe bugün mektebin haziresinde olmasına rağmen asıl yerinde değil, hazirenin bir köşesinde kırık bir vaziyette durmaktadır.

Devamı Derin Tarih Aralık Sayısında…

Benzer konular