Selçukların Antalya’nın fethi için Bizanslılarla 100 yılı aşkın bir süre mücadele ettiklerini biliyor muydunuz? Ticaret yolları üzerinde bulunmasından dolayı bir cazibe merkezi olduğu düşünülürse Bizanslıların onu elden çıkarmamak, Türklerin de ele geçirmek için kıyasıya savaşmalarına şaşmamak gerek. Uğruna nice cenklerin gerçekleştiği, bu yorgun, bir o kadar dinç ve müsterih şehrin tarihine yolculuk edelim birlikte. Bergama Krallığı, Roma İmparatorluğu, Araplar, Türkler ve Avrupalıların hâkimiyeti altına giren, Hıristiyan kaynaklarında Attalia, Adalia ve Satalia isimleriyle kaydedilen şehrin kurucusunun Bergama Kralı II. Attalos olduğu kabul edilir. Şehir Türklerin Anadolu’ya geldiği dönemde Bizans İmparatorluğu’nun hâkimiyetindeydi. Ticarî önemi dolayısıyla Selçukluların Ege ve Akdeniz’e yaptığı seferlerin ilk hedefleri arasında vardı haliyle. Türkiye Selçukluları Sultan I. Mesud (1116-55) devrinde kuruluşunu tamamlayarak Anadolu’ya hâkim bir güç hâline geldi. I. Mesud Bizans İmparatorluğu’nun güneydeki topraklarıyla bağlantısını kesmek amacıyla sık sık Ege ve Akdeniz bölgelerine akınlar düzenliyordu. Antalya’ya yapılan seferler de bu siyasetin bir parçasıydı.
Bizans İmparatoru Aleksios Komnenos 15 Ağustos 1118’de ölünce Selçuklular fırsattan istifade Denizli ve civarını ele geçirdiler. Fakat yeni İmparator Ioannes Komnenos 1119’da Denizli’yi, 1120’de Uluborlu, yani Sozopolis’i Türklerden aldı. Bununla da yetinmeyerek Beyşehir gölü civarına, oradan da Antalya’ya ilerleyerek güzergâh üzerindeki birçok kaleyi ele geçirdi.