Müslüman Doğu ile Hıristiyan Batı arasındaki hâkimiyet mücadelesinin kristalize olduğu ve nihai mânâda İslam dünyasının üstünlüğünün tescillendiği en önemli tarihî tecrübe olarak Haçlı Seferleri, Papa II. Urbanus tarafından 1095 yılında düzenlenen Clermont Konsili’nde yapılan sefer çağrısıyla başladı. Malazgirt Savaşı’ndan sonra Bizans’tan gelen Türklere karşı yardım talebi, şüphesiz başka sebeplerin de katkısıyla nihayet Batı’da karşılık bulmuştu. Kudüs’ü “işgal” etmekle kalmayıp karşılarına çıkan Bizanslı Hıristiyanları (her ne kadar Ortodoks oldukları için her türlü kötü muameleyi hak ediyor olsalar da) alt ederek İstanbul’un surlarına kadar dayanmış olan “putperest ırkın” (elbette burada kast edilen
Türklerdi) durdurulması gerekiyordu. Kudüs kurtarılmalı, İsa Mesih’in ana vatanı hürriyetine kavuşturulmalıydı.
Devamı Derin Tarih Ocak Sayısında…