Sicilya ve Sardunya’dan sonra Akdeniz’in üçüncü büyük adası olan Kıbrıs, Avrupa ve Afrika’yı Asya’ya bağlayan, tarih boyunca Akdeniz siyaset ve ticaretinde mühim rol oynamış konumdadır. Nitekim Akdeniz’e hâkim olmak isteyen her büyük devlet mutlaka Kıbrıs’a da hâkim olmak istemiştir. Romalılar, Osmanlılar ve İngiltere’nin farklı dönemlerde adaya sahip olması bunun en bariz tezahürü. Eski Dünya’yı fetheden Osmanlılar için 1489’dan beri Venediklilerin elinde bulunan ada kilit bir noktayı teşkil etmekteydi. Zira adayı bir üs olarak kullanan korsanlar mütemadiyen Müslüman ticaret gemilerine saldırıyor, hacca gidenlere tecavüzde bulunuyorlardı. Kimi zaman Müslümanların malları gasp edilirken, kimi zaman da kendileri hapsedilmekteydi. Osmanlı Devleti’nin hadiseleri her protesto edişine karşı ise Venedikliler adada yuvalanan Malta korsanlarını suçlamaktaydılar.