Balkanların İslâmiyet’le şereflenmesinde burayı yurt edinen dervişlerin rolü büyüktür. Nasıl ki Anadolu’nun erenleri Horasan’dan gelmişse, Balkanların erenleri de Anadolu’dan gelmiştir. Osmanlılarla tanışmadan önce Bogomil inancına, yani Bosna Kilisesi’ne mensup olan Bosnalılar, Osmanlı dervişlerinin hayatlarının her safhasına sirayet ettiğini gördükleri İslâm inancını ve ahlakını benimseyerek kitlesel olarak Müslüman olmayı tercih etmişlerdir.
Bosna fethi için gelen Fatih Sultan Mehmed’in ordusundaki 40 şeyhten biri de Ayvaz Dede’dir. Manisa Akhisar’dan bugün Doni Vakuf şehrine bağlı olan Prusac’a (Prusats) varan Ayvaz Dede’nin yöre halkının muhabbet ve itibarını kazanması çok uzun sürmez. Burada kurduğu, han gibi işleyen tekkesinde dervişleriyle halka hizmet ederek gönüllere yerleşmiştir.
Eski bir rivayete göre Ayvaz Dede, Şulyaga (Šuljaga) Dağı’nın altında güçlü bir su kaynağı bulur ve bu suyu Prusac’a getirmek ister. Şehirden altı kilometre uzaklıktaki, güzel iğne yapraklı bir ormanla çevrili Şulyaga tepesinde, suyun bölgeye gelişini engelleyen 74 metre uzunluğunda, 30 metre genişliğinde büyük bir kaya vardır. Köye indirmek istediği su kemeri için engel teşkil eden bu kayanın insan gücüyle kırılması imkânsız olduğundan Ayvaz Dede Allah’a dua etmeye başlar. İnanışa göre 40 gün 40 gece dua ve ibadetle Rabbine yalvarır. 40. günün sabahında Kur’an-ı Kerim okurken uyuyakalır. Rüyasında iki koçun büyük bir gürültüyle tokuştuğunu görür. Ayvaz Dede bu gürültü ile uyandığında kayanın 3-4 metre genişliğinde ikiye ayrıldığını fark eder.
Ayvaz Dede 1467’de, yarılan kayanın içinden geçen ahşap tomruklardan (hortum) oluşan bir su tesisatı inşa eder. 3 bin 560 ahşap hortumdan oluşan bu tesisatı kayanın içinden geçirerek şehre su getirmeyi başarır. Vefatının ardından su kemerinin akıbeti meçhul olmakla birlikte, ilk sıhhi tesisat armatürlerinin, mezarı ve tekkesi Prusac’da olan âlim ve şeyh Hasan Kafi Pruşçak (Pruščak) tarafından yapıldığı bilinir. Tesisat 1785’in başında Bosnalı vali Miralem Paşa tarafından yenilenmiştir. Prusac’daki ilk modern su tesisatı ise 1931’de inşa edilmiştir.
Ayvaz Dede’nin bu kerameti sayesinde susuzluk sorunu bertaraf edildiği gibi bölge halkı kendilerine himmet eden bu ihtiyarın dinini kabul edip Müslüman olur. Prusac küçük bir köy iken bu hadiseden sonra büyümüş, Ayvaz Dede’nin doğduğu Akhisar’ın ismini alarak bir kadılık merkezine, yani kazaya dönüşmüştür. Şeyh Hasan Kafi Pruşçak gibi birçok önemli şahsiyet burada dünyaya gelmiştir.