Osmanlı Devleti’nin hâkimiyet alanını gösteren haritalarda Arabistan yarımadasının Necd diye anılan merkezî bölgesi Osmanlı sınırları dışında gösterilir. Bir hayli geniş sayılacak bir alanı kapsayan Necd, çöl aşiretlerinin bazı vahalar etrafında yaşadığı, nüfusu seyrek ve hayat şartları çetin bir bölgedir. Osmanlı’nın bölgeye ilgisizliği de bu yüzdendir. Tarihçilerce 18. yüzyılda kurulduğu kabul edilen Suud devletinin bânisi Muhammed b. Suud’un mensubu olduğu aşiret, Necd’in büyük kabilelerinden Aneze’nin veya Benu Hanife’nin alt kollarından biri olarak bilinir. Aneze ve Benu Hanife’nin de Arap soyunun ilk iki boyundan biri olan Adnan’a saf kan bağıyla dayandığı iddia edilir.
Arabistan’daki Suudi hâkimiyetinin tarihi, kuruluş ve yıkılış tarihleri esas alınarak dönemlere bölünmüş şekilde ortaya konmaktadır.
Birinci devlet, Muhammed b. Suud ile Vehhabiliğin kurucusu Muhammed b. Abdülvehhab arasında gerçekleşen 1744’deki Diriye biatleşmesinden başlatılmakta ve Osmanlı ordusunun 1818’de Diriye’yi fethi ile sonlandırılmaktadır.
Üç yıllık bir fetret döneminden sonra Türki b. Abdullah b. Muhammed b. Suud’un Diriye’yi geri almasıyla ikinci Suud devleti başlamıştır. Bu devlet Reşid Oğullarının 1891’de Riyad’ı işgalleri sonucu yıkılmıştır.
Bugün ayakta olan üçüncü devletin tarihi ise Abdülaziz b. Abdurrahman ibn Suud’un 1902’de Riyad’ı geri almasıyla başlatılmaktadır.