M. Es’ad Coşan Hocaefendi, ataları Kafkaslar’dan Anadolu’ya gelerek Çanakkale’nin bir sahil köyüne yerleşmiş bir ailenin çocuğu olarak 1938 yılında dünyaya geldi. Dedeleri eğitimlerini İstanbul Fatih Medreselerinde tamamlamış ve Gümüşhânevî Dergâhı’nda terbiye görmüş, ilim ve irfan ehli kimselerdi.
M. Es’ad Coşan Hocaefendi İstanbul Üniversitesi Arap-Fars Filolojisi’nde eğitimini tamamladıktan sonra Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Klasik-Dinî Türkçe Metinler ve Türk-İslam Edebiyatı kürsüleri öğretim üyelikleri görevinde bulundu. Doktora, doçentlik ve profesörlük pâyelerini bu kurumdan aldı. 1987 yılında irşad faaliyetleri ile kültürel ve sosyal çalışmalara daha fazla zaman ayırabilmek amacıyla emekliye ayrıldı. İslam ilim, düşünce, kültür ve edebiyat tarihi alanlarında kitaplar kaleme aldı, insanlar yetiştirdi ve gençliği bu sahalara yönlendirdi. Süregeleni yenileyerek bugüne aktarmak için büyük gayret gösterdi.
Onun zihniyet dünyası iki damar tarafından inşa edildi. Bunlardan biri Mehmed Zahid Kotku Hocaefendi’nin temsil ettiği Abdülaziz Bekkine, Hasib-i Serezî, Mustafa Feyzi efendilerden Gümüşhaneli Ahmed Ziyâeddin Efendi’ye ulaşır. Bir diğer damar da her biri kendi başına bir değer olan Hellmut Ritter, Yusuf Cemil Ararat ve özellikle de Necati Lügal Hoca’dır. M. Es’ad Coşan’ın Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde doktora tez danışmanı olan Necati Lügal, Osmanlı ilmî geleneği içerisinde yetişerek müderrislik pâyesi almış, bilâhare Almanya’da bir kürsü sahibi olarak uzun süre çalışmış, ardından Türkiye’ye gelerek kitaplar telif etmiş ve çok sayıda insanın yetişmesinde emeği olmuş bir ilim adamıdır. Bu zâtın asistanı olan M. Es’ad Coşan Hocaefendi Arapça, Farsça ve İngilizcenin yanında hocasından daha fazla istifade edebilmek için Almancayı öğrenmiştir. Hocası Necati Lügal ile çok sayıda klasik eser üzerinde özel çalışmalar yapmıştır.
Tarih ve tarihî olanla romantik bir duygu ile değil, geleceğe dair hesapları olduğu için ilgilenen M. Es’ad Coşan Hocaefendi, yalnızca gelecek hayalleri kurarak gününü geçirmemiş, içinde bulunduğu anın yüce değerlerle yüklü yaşanmasına çaba sarf etmiş bir fikir ve aksiyon insanıdır.
Allah’ın kendisine nasip ettiği varlık, mal mülk, pâye vs. ne varsa yine O’nun için nasıl terk edilebileceğini, en değerli varlığı olan canını cânâna vermek suretiyle göstermiştir.
Türk-İslam edebiyatı ve tasavvuf sahalarında Türkiye’de yapılan doktora tezlerinin danışmanlığını yapmış, bu alandaki çalışmaların önünü açmıştır. Fikir ve düşünce alanında öncü olmuş, Türkiye ile İslam dünyası arasında köprü vazifesi görecek dergiler çıkarmış, sempozyumlar tertip ettirmiştir. Hadis, fıkıh ve tefsir enstitüleri tesis etmiştir. Vakıflar, dernekler kurdurmuş; yurt içi ve yurt dışında önayak olduğu aile eğitim programları vasıtasıyla kadını, erkeği ve çocuğu ile toplumun eğitimini hedeflemiştir. Kurdurduğu radyo ile yaygın eğitimine katkıda bulunmuş; kültürel alanda, kurdurduğu yayınevi vs. faaliyetlerle öncü ve ön açıcı olmuştur.
Pergel misali bir ayağını şeriatın merkezine koymuş, Hz. Peygamber’i (sas) başöğretmen saymış, hadis kitaplarını okulunun ders kitabı olarak okutmuş, insanların ve insanlığın sorunlarıyla ilgilenmeyi ana ilke edinmiş bir misyonla yaşayan M. Es’ad Coşan Hocaefendi, 4 Şubat 2001 tarihinde Avustralya’da, cami açılışına katılmak amacıyla yaptığı bir seyahat esnasında şehit edildi. Naaşı İstanbul’a getirilerek Eyüpsultan Mezarlığı’na defnedilmiştir.
Mevlâ ruhunu şâd ve mesrur, merkad-i pâkini pür-nûr, mânevî makamını âlâ eylesin.
Devamı Derin Tarih Şubat Sayısında…