Sayısız insan hakları ihlali, soykırım ve katliamın elan yaşanmakta olduğu topraklara ayak bastığımda 24 yıl önce, yine bir Ramazan günü el-Halil şehrinde yaşananlar geldi aklıma. Hz. İbrahim ve soyundan gelen bazı peygamberlerin mezarlarının bulunduğu el-Halil’deki camide Ramazanın ortalarına denk gelen 25 Şubat 1994’te Doktor Barush Goldstien sabah namazını eda eden cemaatin üzerine ateş açarak tam 67 Müslümanı şehit etmişti. Görgü şahitleri ve hadiseden yaralı olarak kurtulanlar, katliamın İsrail askerlerinin desteğini alan planlı bir katliam olduğuna ilişkin ciddi beyanatlarda bulundular. Sonraki gelişmeler de bunu doğrular nitelikteydi. İsrail katliamla ilgili soruşturma yapmak bahanesiyle camiyi aylarca ibadete kapattı. Ancak açtıklarında camiyi ikiye bölerek %60’ını Yahudilere tahsis edeceklerdi. Bugün camiye girişler, turnikelerle ve sıkı bir kontrol altında yapılabiliyor. İşgalci askerler cami ziyaretçilerini istedikleri zaman herhangi bir açıklama yapma gereği duymadan engelleyebiliyor; dilediklerinde de camiyi kapatıyorlar. Maalesef El-Halilli Müslümanlar asırlardır ibadetlerini sürdürdükleri camiye bugün İsrailli işgalcilerin keyfî izniyle girebiliyorlar.