Bir milleti temsil eden yegâne değerdir bayrak. Özgürlüktür. Anadır, babadır, ailedir, haysiyettir. Bir toplumun onurudur. Bizi biz yapan değerlerin vücut bulmuş halidir demek en doğrusu belki de. Askeri ihtiyaca binaen doğan dikdörtgen şeklindeki bu narin kumaş, onlarca çeşit renk ve şekillerle birleşerek ne denli duygu yüklü anlamlar buluyor gönüllerde. Bayrak, üretimi tamamlanana dek sadece bir kumaş parçası iken, hazır hale geldiğinde toplumların baş tacı ettiği kutsal bir değere dönüşüyor. İsterseniz gelin bu kutsal eşyanın tarihi serüvenine birlikte göz atalım. Onu daha yakından tanıyabilmek için savaş meydanlarına geçelim!
Askerler için birliklerin sevk edilmesini ve savaş meydanındaki yerlerini uzaktan takip edebilmeyi sağlar bayrak. Çarpışma esnasında herkesin kendi tarafını ve durumunu anlaması da tanıtıcı bayrakların kullanılmasıyla mümkün hale gelir.
Orta Asya’daki boyların teşkilatlanmasına ve siyasal oluşumlara baktığımızda bayrağın, tüyler, yele, kuyruk parçalarıyla, topluma yol gösteren hayvanları simgelediği ve bu rehberliğin kutsal olduğu görülüyor.
Devamı Derin Tarih Nisan Sayısında…