Dağıstan’ın Gimri köyüne, uzun ve zorlu bir yolculuğun ardından ulaşmıştık. İmam Şâmil’in doğduğu, çocukluğunu geçirdiği ve havasını soluduğu topraklardaydık nihayet. İlk izlenimlerim, hakkında okuduklarımı teyit ediyordu: İmam’ın çelik gibi karakterini ve işgale karşı direniş azmini, köyü çepeçevre kuşatan yalçın kayalıklarla örülü sarp dağlar şekillendirmişti. Gimri, coğrafyanın fıtrata tesirini en keskin biçimde hissettiğim yerlerden biri oldu.
Öğle namazını İmam Şâmil’in dünyaya geldiği evin hemen yanındaki camide kıldık, belki de onun secde ettiği yerlere alnımızı koyarak. Yaşları bir asra yaklaşan Gimrili pîr-i fânilerle yan yana saf tutmak heyecan vericiydi. Kafkasların yakın tarihinde kim bilir hangi dönüm noktalarına şahitlik etmişlerdi? Yukarıdaki fotoğrafı, onların sekînet ve sükûnetini sürekli hatırlayabilmek için çektim.
Derin Tarih’in Kasım sayısıyla sizleri selamlarken, kapak konumuz olan “Sömürgeciliğe Karşı Sûfî Direniş”e İmam Şâmil’le giriş yapmak istedim. Onun serüveni, cihad ruhunu koruma sadedinde tasavvufa dair olumsuz genellemelerde bulunabilecek herkes için, çarpıcı bir istisna teşkil ediyor çünkü. Üstelik Şâmil listede yalnız değil: Ömer Muhtâr’lar, Ahmed Senûsîler, Emir Abdulkâdir’ler ve daha niceleri birer yıldız misali parlıyor. Meseleye insafla bakmak ve dengeyi bulmak niyetinde olanlar için, elde yeterince öykü mevcut.
Dosyamızı hazırlarken, her zaman olduğu gibi, İslâm coğrafyasının dört bir yanını titizlikle taradık. Alanında uzman isimlerin kıymetli katkılarıyla, kalıcı bir sayıya daha imza attığımızı düşünüyorum. Elbette bu konuda söylenmesi gereken her şeyi söylediğimiz iddiasında değilim, ancak manzaranın ana hatlarını ortaya koyduk, zannediyorum.
Yeniden buluşuncaya kadar, hayırla kalınız.
Devamı Derin Tarih Kasım Sayısında…