Vakıf kurma ve vakfetme, Türk ve İslâm toplumlarında bir gelenek halini almış ve şehirlerden kasabalara, hatta köylere kadar uzanmıştır. Bu mirası devralarak tekâmüle erdiren Osmanlı, vakıf konusunda oldukça gelişmiştir. Dinî, sosyal ve ekonomik hayatın ayrılmaz parçası olan vakıflar vasıtasıyla pek çok sosyo-ekonomik ve kültürel faaliyet gerçekleştirilmiştir. Eğitim, sağlık, sosyal güvenlik gibi hizmetlerden vakıflar sorumlu olduğu gibi dinî görevlerin yerine getirilmesi için gereken cami, mescit gibi yapıların bakımını, onarımını, tamirini ve devamlılığını da onlar sağlıyorlardı. Fakirleri doyurmak, giydirmek, öğrencilere burs vermek, hastaları tedavi ettirmek, kimsesiz genç kızlara çeyiz hazırlamak, yetim ve öksüzlere kol kanat germek gibi toplumun her türlü temel ihtiyacına koşan vakıflar, bugün için bize çok uçuk gelecek alanlarda dahi hizmet vermişlerdir. Hasta hayvanlara ilaç yapma vakfı, öğrencileri pikniğe götürme vakfı, kışın soğuk suyla abdest alanlara sıcak su temin etme vakfı gibi örnekleri sıralamak Osmanlı toplumunun hizmet anlayışının ne derece inceldiğini görmeye yetecektir.
Çocuklar ve gençler için Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce hazırlanıp yayımlanan Tarihte İlginç Vakıflar kitabının yetişkinler için hazırlanmış bir versiyonu da olsa fena olmazdı. Kitaptaki konu başlıklarına bakmak bile hayretimizi kabartmaya yetiyor: Sokak Hayvanlarına Ekmek Verme Vakfı, Hastalara Evinde Bakma Vakfı, Kadın Sığınma Evi Vakfı, Sıcak Pide Dağıtma Vakfı, Yaz Günlerinde Soğuk Su Dağıtma Vakfı, Sıcakta Sebillere Kar Koyma Vakfı, Yol Güvenliğini Sağlama Vakfı, Helalleşme Vakfı, Hıristiyan Esirleri Kurtarma Vakfı, Tohum Saklama Vakfı, Yoksul Mahkûmlara Harçlık Verme Vakfı, Güvercin Hane Yaptırma Vakfı, Leylekleri Koruma Vakfı, Dara Düşenlerin Vergisini Ödeme Vakfı, İflas Eden Tüccarlara Yardım Vakfı, İlmi Kitapları Bağışlama Vakfı, Şehit ve Sahabe Türbelerini Tamir Etme Vakfı, Şehir Estetiğini Koruma Vakfı… Kitaptan hareketle, bu ilginç vakıflardan bazılarını derledik.
Kanadı Kırık Leyleklerin Bakımı Vakfı: İzmir Ödemiş’te Mürselli İbrahim Ağa, Yenicami etrafında bulunan veya hastalanarak göç edemeyen leyleklerin bakımı ve beslenmesi için kurduğu vakfın gelirinin bir bölümünü, yıl boyunca ciğer ve işkembe alınmak üzere ayırmıştır.
Çocukları Gezdirme Vakfı: 1768’de Eski Matbah-ı Amire Emiri Haseki Hacı Mustafa Ağa’nın İstanbul’da kurduğu vakıf, çocukları gezdirip eğlendirmek amacı taşır. Yılda üç bin akçe sarf edip çocukların kırlara götürülerek temiz hava almaları hedeflenmiştir. Bu sırada çocuklar ayrıca birbirleriyle kaynaşıp yeni arkadaşlıklar da kuracaklardır.
Savaşa Giden Gazilere At Veren Vakıf: İstanbul’da 1574 yılında kurulan bu vakıf cihat şevkiyle Osmanlı ordusunun seferlerine iştirak etmek isteyen ancak maddî imkânsızlıkları yüzünden binek alamayan kimselere hizmet vermiyor. Sadrazam Sokullu Mehmed Paşa tarafından kurulan vakfın şartnamesine şunlar yazıyor: “Fî sebîlillah vakf olunan yundlardan hâsıl olan atları, … guzâtı müslimîn ve kihat-ı alâ simat-ı mücâhidînden herhangi gazinin atı olmayub küffar-ı bed-tebâra gaza etmek için at isteye, … ol gaziye bir yarar at verile…”