“Tanzimat’tan sonra kurulan kurumlar, Türk milletinin tarihî köklerine bağlı olmadan Batı’ya benzemek maksadıyla kurulmuş olduğundan, milletin menfaatlerine, inançlarına aykırı bir gelişme gösterdi. Bu kurumların mensupları kendilerini, milletin üstünde, ona hizmet için değil, yola getirmek için görevli kimseler gibi davrandılar. Böylece, sabit maaşlı, merkeze bağlı, milletten kopuk bir zümre ortaya çıktı. Bu zıtlaşma Cumhuriyet’e kadar artarak geldi. Cumhuriyet’ten sonra halk ile kurumlar ayrılığı daha belirgin bir şekil aldı. Laiklik fikrinin yanlış yorumlanması milletle maaşlılar arasındaki bağları büsbütün kopardı.
CHP iktidarı, bir kurum iktidarı şeklinde ortaya çıktı. Halkın iradesi sorulmadığı için de bir problem çıkmadı. Ufak tefek kıpırdanmalar da gayet sert şekilde önlendi. 1950 Hareketi, halkın iktidara uzanması idi. Ancak iktidara gelen grup kurum kökenli olduğu için, 1957’ye kadarki devre bazı kavgalara rağmen bir çekişme devresi oldu.
Devamı Derin Tarih Ekim Sayısında…