Milli bağımsızlık gününde (29 Ekim 1930 Cumhuriyet Bayramında) yapılan geçit töreni Venizelos’un ziyaretinin bütün dramatik yönünü ortaya çıkardı. Gazi ve Venizelos aynı tribünde oturarak Türk ordusunun geçit törenini izlediler. Modern Türkiye’nin iki kurucusunun beraber olması duruma uygundu, ikinci kişi (Venizelos) yaptığı hatalar ile birinci kişiye (Gazi’ye) askerî dehasını ve siyasi liderliğini ilan etmesi için fırsat vermişti.
Bu bilgiyi Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı’nın resmî sitesinde okuyunca derin bir nefes aldım, demek ki dedim, ‘atmasyon’ değilmiş. Meğer Yunanistan, ilişkilerimizin canciğerkuzusarması(!) olduğu 1930’larda Türkiye’nin Ege Denizi’ndeki haklarını gasp edip durmuş da “bağımsız” dış politikadan dem vuran Atatürk Türkiyesi buna sesini çıkaramamış…
Resmî web sitemiz bu garip durumu bize aşağıdaki kelimelerle aktarıyor: “Yunanistan 1931 yılında o tarihte karasularının genişliği 3 deniz mili olmasına karşın, ulusal hava sahasını 10 deniz mili olarak deklare etmiştir.
Lozan’dan Beri Yunanistan’ı Nasıl Şımarttık?
