En sık duyduğumuz soruyla başlayalım mı? Osmanlı’nın çöküşü müydü Mondros?
Osmanlı Devleti’nin Ekim 1918 sonlarındaki askerî durumu, Türk milletini bir mütarekeyi kayıtsız şartsız kabule zorlayacak kadar ümitsiz değildi. Osmanlı’daki İngiliz-Alman takımlarının iç mücadelesi savaş boyunca devam etmişti. Savaşın sonuna doğru beklenmedik bir hadise vuku buldu: Rusya’da Bolşevikler iktidarı aldı. Ardından Çarlık zamanındaki toprak işgallerini tanımayacakları ve ilgili devletlerle toprakların savaştan önceki duruma getirilmesi kararı alındı. 3 Mart 1918’de imzalanan Brest Litovsk Antlaşması’yla Rusya’ya geçmiş olan Kars, Ardahan ve Batum’un, yapılacak halk oylamasına bağlı olarak Osmanlı’ya verilmesi öngörüldü. Nitekim 4 Temmuz 1918’de yapılan halk oylamasıyla bu şehirler Osmanlı’ya katılmıştı. Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslam Ordusu Bakü’ye yöneldi. Şehri savunan, emrinde bir İngiliz tümeni, Rus askerleri ve 8 bin kişilik Ermeni kuvveti bulunan İngiliz General Dunsterville ciddi bir direniş göstermeden Bakü’yü boşalttı ve İslam Ordusu 15 Eylül’de Bakü’ye girdi. Almanlar Bakü ve Kafkasya’yı Osmanlılara kaptırmak istemedikleri için Almanlarla Tiflis yakınında bir çarpışma bile oldu. 11. Osmanlı Kafkas Tümeni Alman birliklerini tutsak aldı. İslam Ordusu kuzeye ilerledi ve Dağıstan Müslümanlarını örgütlemeye koyuldu. Bu arada 9. Ordu’nun Kafkas tümenleri İran Azerbaycan’ını işgal etti ve İngilizlerin silahlandırdığı Nasturileri yendi. Nuri Paşa’nın İslam Ordusu Hazar’ın kuzeyinden, 9. Ordu ise güneyinden dolaşarak Orta Asya Müslümanlarına ulaşacaktı.
Devamı Derin Tarih Ekim Sayısında…