Ekmekçi Hayk kim midir? Doğma büyüme Konyalı, Gregoryan bir Osmanlı Ermenisi. İyi bir esnaf, fedakâr bir ekmek dağıtıcısı. Sırtında sıcak somunla dolu küfe, ahalinin soğuktan dışarı çıkamadığı günlerde bile aksatmadan sokak sokak dolaşıp kapıdan ekmek satışı yapan bir seyyar. Üstelik ekmeğin bile veresiye olduğu yokluk yıllarında…
Her esnaf gibi Ekmekçi Hayk’ın da veresiye defteri, vakti gelince tahsilat derdi, telaşı izahtan varestedir. Bütün bunlar sıradan şeylerdir ama sıradan bir Osmanlı Ermenisi, mesleğinin erbabı bir insan olmaktan öte Hayk Efendi’yi tarihe mal eden, geçmişten geleceğe mesajlar taşıyan enteresan bir yönü vardır: Müslümana güveni, itimadı.
Hikâye ilginç. Hayk Efendi’nin veresiye defterinde Müslüman ismine rastlanmaz. Çünkü Ekmekçi Hayk Müslüman müşterilerinin hesabını tutmaya gerek duymaz. Duruma vakıf olup bu itimadı biraz kıskanan, yadırgayan komşusu Nubar Efendi’ye verdiği cevap aslında bugünün Müslümanlarına tertemiz bir selamdır:
“Bunlarda kul hakkı, korkusu var. Haram yemezler. Kayda gerek yok…”
Hayk’taki bu itimadı tesis eden o mübarek iklimin, Mehmet Genç hocanın tespitiyle “helal lokma medeniyeti”nin asil mensuplarına rahmet dileyelim ve devam edelim.