İnsanlar gibi şehirlerin, binaların da hikâyeleri vardır. Hele bu şehirler kadim başkentler, binalar da dinî yapılar ve ilim, irfan müesseseleri ise onlara ait hikâyeler daha ilgi çekici ve heyecan verici tablolar halinde karşımıza çıkar. 16. yüzyılın başında yaşanan ve bir buçuk ay süren yıkıcı depremin ardından İstanbul’u ihya eden, böylece şehrin “bâni-i sânîsi” unvanını alan II. Bayezid, aynı zamanda bir dönemin “Batı’ya açılan kapısı” Galatasaray Lisesi’nin binasını da İstanbul’a kazandıran kişidir. Mekteb-i Sultânî’nin tesis edildiği Galata Sarayı’nın “bâni-i sânîsi” ise bambaşka biridir: Gülbaba…
Devamı Derin Tarih Şubat Sayısında…