Cumhuriyet dönemi Türk tarihçilerinin önde gelen isimlerinden olan Akdes Nimet Kurat, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında Rusya’dan gelen Türk bilim insanlarından biridir. Bu dönemde Yusuf Akçura, Sadri Maksudi Arsal, Abdullah Battal Taymas, Musa Carullah, Reşit Rahmeti Arat, Ayaz İshaki, Zeki Velidî Togan ve Abdülkadir İnan gibi Rusya’da yaşayan Türk bilim adamları Türkiye’ye gelmiş ve Türk ilim dünyasına önemli katkı sağlamışlardır. Bunlardan biri olan Kurat, 1903 yılında bugünkü Rusya Federasyonu’na bağlı olan Tataristan Özerk Cumhuriyeti’nin Şişminsky şehrinin Berkete köyünde dünyaya gelmiş; ilk, orta ve lise öğrenimini Rus okullarında tamamlamıştır.
1920 yılında Bügülme Rus Lisesi’nden mezun olduktan sonra üniversite tahsili için önce St. Petersburg ve sonra Moskova’ya gitmişse de üniversiteye kabul edilmemiş, o sırada Bolşeviklerin Türkler üzerinde uyguladığı baskı ve tasfiye hareketleri sebebiyle Rusya’dan ayrılmaya karar vermiş, Almanya’ya gitmek üzere ailesinden ve yurdundan ayrılmış, ancak pasaportu olmadığı için bir süre Polonya’da hapiste kalmıştır. Altı ay sonra serbest bırakılınca bir buçuk yıl kadar bir çiftlikte çalışır, bu süreçte Leh dilini öğrenir, nihayet Türkiye’nin Polonya büyükelçisinin yardımıyla Şubat 1924’te İstanbul’a gelebilir. Sekiz ay kadar Fatih Medresesi’nde kalır, daha sonra Ankara’ya giderek Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına kabul edilir. Bu sırada İstanbul Dârülfünunu Edebiyat Fakültesi’nde önce felsefe şubesine kaydolmuş, sonra tarih şubesine geçmiştir.
Akdes Nimet Kurat daha talebe iken tarihe alakası, çalışkanlığı ve disiplini ile temayüz ettiğinden Ord. Prof. Dr. Mehmed Fuad Köprülü’nün dikkatini çekmiş, o sırada bu büyük âlimin öncülüğünde yeni kurulmuş olan Türkiyat Enstitüsü’nde yardımcı (asistan) olarak göreve başlamıştır. Bu sırada enstitünün kitaplarını düzenlerken bir yandan da Rusça, Lehçe ve Türk dillerinde Türkoloji alanındaki eserlerin tespit ve tercümesi ile görevlendirilir, bu çalışmaları hocası Köprülü tarafından takdirle karşılanır. Akdes Nimet Kurat’ın Türkiyat Enstitüsü’ndeki bu çalışma dönemi onun akademik çalışmalarının temelini oluşturmuştur. Bu sırada Fuad Köprülü’nün yanı sıra Zeki Velidî Togan, Ahmet Refik ve o sırada İstanbul’da “misafir profesör” olarak bulunan Rus Türkolog ve şarkiyatçısı Wilhelm Barthold’un derslerine devam eder. Mayıs 1928’de Tarih bölümünden mezun olduktan sonra bir süre Konya Muallim Mektebi’nde tarih ve coğrafya öğretmenliği yapmış, bu dönemde talebe iken tanışmış olduğu, Köprülü’nün öğrencisi Hadiye Hanım ile evlenmiştir.